Son dakika… ABD-İsrail-İran hattında tansiyon yükseldi! Trump’ın hamlesi bekleniyor… ‘Önümüzdeki aylarda saldırı gerçekleşebilir’

ABD Dışişleri Bakanı: Şu anda tek plan Trump planı

ABD Başkanı Donald Trump’ın Gazze ile ilgili reaksiyon çeken açıklamaları gündemdeki tazeliğini korurken, ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio’dan konuyla ilgili yorum geldi.

Katıldığı bir radyo programında değerlendirmelerde bulunan Rubio, “Gazze’ye ne olacak?” sorusuna karşılık bulunması gerektiğini söyledi.

Tüm ülkelerin Filistinlileri ne kadar önemsediklerini söylediğini, lakin hiçbirinin Gazze konusunda bir şey yapmaya çalışmadığını tez eden Rubio, “Başkan da diyor ki, tamam, o vakit şöyle yapacağız. Biz üstleneceğiz. İnsanları yer değiştirtmek zorunda kalacağız. Şu anda tek plan bu” formunda konuştu.

“HAMAS’LA YÜZLEŞEN ABD ASKERLERİ OLMAYACAK”

Gazze konusunda alternatif planları değerlendirmeye açık olduklarını söz eden Rubio, “Eğer birilerinin daha düzgün bir planı varsa, ki umarız vardır, Arap ülkelerinin daha âlâ bir planı varsa, bu kusursuz olur. O vakit var derler, ortaya koyarlar, biz de bakarız. Neyle ilgili olduğunu ve ne işe yaradığını görürüz” değerlendirmesinde bulundu.

Hamas’ı bölgede bırakacak rastgele bir planın sıkıntıya neden olacağını kaydeden Rubio, “Çünkü İsrail buna müsamaha göstermeyecektir” dedi.

“Hamas’ın silahları var. Birilerinin bu adamlarla yüzleşmesi gerekiyor. Bu kim olacak?” sorusunu soran Rubio, “Amerikan askerleri olmayacak. Bölgedeki ülkeler bu işi çözemezse, o vakit İsrail bunu yapmak zorunda kalacak. Biz de kaldığımız yere geri döneceğiz. Yani bu sorunu çözmüyor” sözlerini kullandı.

“PLAN TEKLİFİNİ DÖRT GÖZLE BEKLİYORUZ”

Arap ülkelerinin kısa bir müddet sonra kendi planlarını ABD’ye ileteceğini söz eden Rubio, “Ve umarım nitekim âlâ bir planları olur ve bunu lidere sunarlar. Ancak, bundan hoşlanmasalar da, şu anda tek plan Trump planı. Yani daha düzgün bir planları varsa, onu sunmanın vakti artık. Bu yüzden bunu dört gözle bekliyoruz” diye konuştu.

İsrail ordusundan Lübnan’ın güneyindeki iki bölgeye hava saldırısı

İsrail ordusuna ilişkin savaş uçakları, Lübnan’ın güneyindeki iki bölgeye hava saldırısı düzenledi.

Resmi kaynaklar, şimdi ataklara ait can kaybı ve yaralı bilgisi vermedi.

İsrail ordusundan yapılan açıklamada ise Hizbullah’a ilişkin askeri bölgelere hücum düzenlendiği tez edildi.

Saldırı düzenlenen bölgelerdeki faaliyetlerin İsrail ile Lübnan ortasındaki ateşkes mutabakatının “açık bir ihlali” olduğu öne sürülen açıklamada, akınların Hizbullah’ın tekrar silahlanma ve güçlenme teşebbüslerini engelleme maksadı taşıdığı savunuldu.

İsrail televizyonuna nazaran, Hamas’ın özgür bırakılacak 3 esirin ismini yarın Tel Aviv’e iletmesi bekleniyor

İsrail devlet televizyonu KAN’da yayımlanan haberde, Hamas’ın 15 Şubat’ta özgür bırakması öngörülen İsrailli 3 esirin ismini, yarın Tel Aviv’e iletmesinin beklendiği belirtildi.

Habere nazaran, hükümetten ismini vermek istemeyen kimi kaynaklar, muahedenin sürdürülmesi konusunda Hamas’la fiili olarak uzlaşının sağlandığını ve yakında resmi olarak açıklanabileceğini teyit etti.

Haberde “ancak şu ana kadar Başbakanlık ofisinin resmi tavrının, Hamas’la rastgele bir mutabakatın olmadığı yönünde” olduğu aktarıldı.

Başbakan Binyamin Netenyahu’nun gün içerisinde üst seviye güvenlik yetkilileriyle yaptığı görüşmelere karşın İsrail’in, muahedeye nazaran 15 Şubat’ta sağ olarak özgür bırakılması gereken 3 İsrailli esirin listesini yarın (14 Şubat) almak için hazırlandığı tabir edildi.

Ayrıca her ne kadar son dakikada bir şeyler olabilse de Tel Aviv’in şu anda 3’ten fazla İsrailli esirin hür bırakılmasını beklemediği aktarıldı.

İsrailli yetkililer: Trump’ın atağı bekleniyor

İsrail basınına konuşan İsrailli üst seviye yetkililer, İsrail Savunma Kuvvetleri’nin (IDF) İran’ın nükleer tesislerine saldırma kapasitesine ulaştığını fakat saldırı için ABD Başkanı Donald Trump’ın İran ile gerçekleştireceği temasların sonucunu beklediklerini söyledi.

Yetkililer, Trump’ın İran’a nükleer mutabakata varmak için ne kadar mühlet tanıyacağını belirtmezken İsrai gazetesi Jerusalem Post, atağın “Önümüzdeki aylarda” gerçekleşebileceğini savundu. 

Jerusalem Post, dün ABD gazeteleri Wall Street Journal ve Washington Post’ta çıkan “İsrail, İran’ın nükleer tesislerine saldırmayı planlıyor” ve İsrail’in yıl ortasına kadar İran’a saldırması muhtemel” haberleri ile Suudi Arabistan haber kanalı Al Arabiya’nın Ocak ayı raporlarının hücumun gerçekleşeceğine işaret ettiğini söz etti.

Jerusalem Post, İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz’ın ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth’e gönderdiği birinci tebrik mektubunun, İsrail’in İran’a yapacağı akının ipuçlarını verdiğini söyledi.

Katz, gönderdiği mektupta, “İran ve ortakları bölgesel ve global istikrarı tehdit etmeye devam ediyor. Önümüzdeki aylar bize askeri hazırlık gerektiren zorluklar ve stratejik gayelerimizi ilerletmemizi sağlayacak fırsatlar sunuyor. Birlikte başarılı olabileceğimize, bölge için uzun vadeli istikrar ve daha uygun bir gelecek yaratabileceğimize inanıyorum” tabirlerini kullandı.

ABD Kongresindeki 145 Demokrat Trump’a Gazze açıklamalarını geri çekme daveti yaptı

ABD Temsilciler Meclisindeki 215 Demokrat üyeden 145’i, yazdıkları mektupla Lider Donald Trump’tan, “Gazze’yi devralma” konusundaki açıklamalarını geri çekmesini istedi.

Mektupta, “Sayın Lider, sivil Filistinli nüfusun Gazze Şeridi’nden kalıcı olarak taşınmasını ve ABD’nin bölgeyi ‘ele geçirmesini’, ‘sahiplenmesini’ ve ‘Orta Doğu’nun Rivierasına dönüştürmesini ilan eden 4 Şubat 2025 tarihli tehlikeli yorumlarınızı geri çekmeniz için size davette bulunuyoruz.” tabirleri kullanıldı.

ABD’nin şu an İsrail-Filistin çatışmasının tahlilinde her zamankinden daha fazla, yapan bir rol oynaması gerektiğine işaret edilen mektupta, “Bir Amerikan Liderinin 2 milyon insanın zorla ve kalıcı olarak yerinden edilmesini savunmasından telaş duyuyoruz. Bu türlü bir aksiyon sırf ahlaki olarak savunulamaz olmakla kalmaz tıpkı vakitte Cenevre Mukavelesi’ni ihlal eder, ABD çıkarlarını ve birliklerini tehlikeye atar ve global pozisyonumuzu zayıflatır.” değerlendirmesinde bulunuldu.

Mektupta, ABD ordusunun bir savaş bölgesinde “böyle bir kabahati işlemeleri buyruğu teklifinin de pervasızca ve tehlikeli” olduğuna dikkat çekilerek, 2 milyon insanı zorla yerinden etmeye çalışmanın çok sayıda ABD’linin vefatına ve dünya çapındaki terörizmde muazzam bir artışa neden olacağı vurgulandı.

ABD’nin bu çatışmaya tahlil olarak zorla yerinden etmeyi teşvik edemeyeceğinin altı çizilen mektupta, bunun yürürlükte olan mevcut ateşkese ziyan vereceği ve Gazze’nin yine inşası ve iki devletli tahlile dayalı kapsamlı bölgesel barışa olan bağlılıklarını teyit eden Arap müttefikleri ile ABD’nin çalışma fırsatını tehlikeye atacağı kaydedildi.

ABD’de 350 Yahudi din adamı Trump’ın Gazze çıkışına karşı New York Times’a ilan verdi

ABD’de 350 Yahudi din adamı, ulusal seviyede yayın yapan New York Times (NYT) gazetesine ilan vererek, Lider Donald Trump’ın Gazze’deki Filistinlilere yönelik planına karşı çıktı.

Tam sayfa verilen ilanda, “Trump, tüm Filistinlilerin Gazze’den çıkarılması davetinde bulundu. Yahudi halkı etnik paklığa hayır diyor!” başlığı kullanıldı.

Lübnan: ABD, İsrail’in Lübnan’da 5 noktada kalma niyetini bize bildirdi

Lübnan Meclis Başkanı Nebih Berri, başkent Beyrut’ta Ateşkesi Denetleme Komitesi Başkanı ABD’li Tümgeneral Jasper Jeffers ile yaptığı ABD’nin Beyrut Büyükelçisi Lisa Johnson’ın da hazır bulunduğu görüşmenin akabinde gazetecilere açıklamalarda bulundu.

Berri, “ABD’li yetkililer bana İsrail’in Lübnan’ın güneyinde işgal ettiği köylerden 18 Şubat’ta çekileceğini lakin 5 noktada kalmayı sürdüreceğini bildirdiler. Ben de kendi adıma, Cumhurbaşkanı Joseph Avn ve Başbakan Nevvaf Selam ismine bunu katiyen reddettiğimizi bildirdim.” dedi.

İsrail ordusunun çekilme mühletinin uzatılması hakkında konuşmayı reddettiğini söyleyen Berri, çekilmenin uygulanmasını sağlamanın ABD’nin sorumluluğunda olduğunu aksi takdirde mevcut Lübnan hükümetine en büyük darbeyi vurmuş olacağını lisana getirdi.
İşgalin devam edip etmeyeceğini önümüzdeki günlerin göstereceğini söyleyen Berri, Lübnan ordusunun Litani Irmağı’nın güneyindeki vazifesini büsbütün yerine getirdiğini tabir etti.