Herkes dört gözle onları bekliyordu… İşi gücü bırakıp yasak aşk adasına koşmuşlar!
Tabii bu ortada Kral Charles’ın da kansere yakalandığını ve tedavisinin hala sürdüğünü hatırlatalım.
Kate ile William ise geçen yılın eylül ayında rahat bir nefes aldı. Kate Middleton’ın tedavisi tamamlandı. Ondan sonra da biraz eskisinden yavaş olsa da tekrar vazifelerinin başına dönmeye başladı Kate.
ARTIK HER FIRSATTA TATİLE ÇIKIYORLAR
Bunca güçlü bir yıl geçiren Galler çifti artık her buldukları fırsatta ailece vakit geçirmeye çalışıyor. Esasen Kate’in tedavisi bittikten sonra verilen ipuçlarında da Galler Prensesi’nin hayatının önceliğinin bundan bu türlü ailesi olacağı belirtiliyordu. Görünüşe nazaran o denli de oldu.
Kate ile William, evvel çocukları George, Charlotte ve Louis’yi alıp bir kar tatiline gittiler. Hatta orada çekilen fotoğraflarını da toplumsal medya sayfalarından paylaştılar.
Sonra birtakım etkinliklere katıldılar. Fakat bilhassa de Kate Middleton’ın beklendiği kıymetli bir aktifliği pas geçtiler. Prens William’ın patronluğunu üstlendiği Britanya Sinema ve Televizyon Sanatları Akademisi’nin ödül gecesine katılmadılar.
Oysa geçen yıl hastalığı nedeniyle kırmızı halıya çıkamayan Kate’in en azından bu yıl kocasının yanında yer almasını bekliyordu herkes. Onu sağlıklı bir biçimde hoş giysileri içinde kırmızı halıda görmek için gün sayıyordu.
Bu husustaki şaibeler bir mühlet devam etti lakin sonunda yapılan resmi açıklamayla Kate ile William’ın merasime katılmayacakları duyuruldu. Buna münasebet olarak da çiftin çocukları George, Charlotte ve Louis’nin okul tatilinde onlarla birlikte olma isteği gösterildi.
Kate’in önemli bir hastalık ve tedavi süreci atlattığını bilen hayranları hayal kırıklığına uğramış olsalar da bu gelişmeyi kabullendiler.
Peki Kate ile William bu ödül merasimi yerine nereye gittiler dersiniz?
EVLERİNDE OTURMADILAR TEKRAR GEZMEYE GİTTİLER
Elbette üç çocuklarıyla birliktelerdi lakin meskenlerinde oturmadılar. Bavullarını toplayıp binlere kilometre uzakta yeryüzündeki bir cennet köşesinde tatile çıktılar.
Kate ile William, vakit zaman hem kendilerinin hem de öbür aile üyelerinin tatile gittiği Karayipler’deki Mustique adasında aldılar soluğu.
Kate ile William üç çocuklarıyla birlikte British Airways’in uçağında belirtilenlere nazaran business class’ta seyahat etti.
Galler çifti ve üç çocukları evvel bu uçakla Santa Lucia’ya gitti. Akabinde da özel bir uçağa binip Mustique’e ayak bastılar.
Bu ortada çabucak hatırlatayım burası İngiliz kraliyet ailesinden Kraliçe 2. Elizabeth’in, olaylı hayatıyla bilinen kız kardeşi Prenses Margaret’in de sık sık kaçtığı bir tatil beldesiydi. Şov dünyasının aşka birçok ünlüsü de burada gözlerden uzak tatil yapıyor.
Kate ile William’ın Mustique’yi seçmesinin en kıymetli nedeni de bu. Gözlerden uzak olması ve hiçbir gazetecinin adaya adım atmasına müsaade verilmemesi.
Kate ile William en son iki yıl evvel BAFTA merasimine katılmıştı.
DÜNYANIN EN ZENGİNLERİ ORADA TATİL YAPIYOR
Özel bir şirketin sahip olduğu Mustique’de yalnızca küçük bir otel var. Onun dışında buraya gidenlerin oradaki villalardan birine sahip olması gerekiyor. Mülkü olmayanlar da villa sahibi olanların özel davetiyesiyle adaya girebiliyor.
Onun dışında Mustique’de tatil yapmanın diğer bir yolu yok.
Ünlülerin burayı tercih etmesinin tek nedeni bu değil. Orada istedikleri üzere vakit geçirebiliyorlar zira rastgele bir gazetecinin ya da paparazzinin adaya ayak basması mümkün değil.
İşte Kate ile William da BAFTA ödül merasimine katılmak yerine bu özel adaya gidip çocuklarıyla birlikte gözlerden uzak tatil keyfi yapmayı seçtiler.
KATE’İN ANNESİ VE BABASI DA ORADA
Bu ortada Kate Middleton’ın annesi Carole’un de 70’nci doğum gününü burada kutladığını hatırlatalım. Carole ile kocası Michael zati evvelce adaya gitmişti. Akabinde kızları Kate, damatları William da üç torunlarıyla birlikte adaya gitti.
Bir öbür deyişle Prens William, BAFTA ödül gecesinDe kırmızı halıya çıkmak merasimi izlemek yerine karısının ailesi ve kendi çekirdek ailesiyle birlikte baş dinlemeyi tercih etti.
Bu adanın İngiliz kraliyet ailesinin tarihinde özel bir yeri var.
Özellikle de Prenses Margaret ile özdeşleşen bir cennet köşesi burası..
AİLENİN TARİHİNDE ÖZEL BİR YERİ VAR
Kraliçe Elizabeth’in kardeşi hayatının en çılgın ve meczup dolu yılarını bu adadaki villada geçirdi.
Sadece makul sayıda ailenin gidebildiği adada her gün bir mülk sahibi sabahlara kadar süren partiler verirdi. Elbette Margaret de bu tıp partilerin hem değişmez konuğu hem de adada bulunduğu sırada mesken sahibiydi.
Her tıp çılgınlığın yaşandığı o partilerde Margaret de tabir yerindeyse mensubu olduğu ailenin bütün protokol kurallarını unutur kendini cümbüşün kollarına bırakırdı.
SKANDAL BİR MÜNASEBET BİLE YAŞANDI BU ADADA
Margaret sevgilileriyle de bu ortada buluşuyordu. Hatta kendisi evliyken bu adada bir yasak aşk da yaşadı.
1973 yılında Margaret, Lord Snowdon ile evliyken ve artık 43 yaşına geldiği sırada adada bahçıvan olarak misyon yapan 26 yaşındaki Roddy Llewelyn ile tanıştı.
Aslında o vakte kadar da adada mülkleri bulunan Mick Jagger, Peter Sellers, Warren Beatty üzere ünlülerle Margaret’in ismi çıkmıştı. Fakat Roddy bunlardan farklıydı.
Margaret ile Roddy zımnî aşklarını bu adada sürdürdüler. Ancak sonra o devirde yayında olan News of The World gazetesi ikisinin adanın cennet kıyılarında görüntülemeyi başardı. Alışılmış ki büyük bir skandal çıktı.
Ama Margaret bağlantısını yeniden de sürdürdü. Öbür yandan Roddy, 1981 yılında Margaret’e onu adada mülkü bulunan sinema imalcisi Paul Soskin’in karısı Tatiana ile de alakası olduğunu itiraf etti.
Kraliçe 2. Elizabeth’in kardeşi Margaret hayatının en büyük çılgınlıklarını bu adada yaşadı.
