Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın, Kuzey Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne (KKTC) 8-9 Ocak 2025 tarihlerinde çalışma ziyareti gerçekleştireceği bildirildi.
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın, ziyaret sırasında Kıbrıs probleminde son devirde yaşanan gelişmeleri ve KKTC ile ikili mevzuları değerlendireceği aktarıldı.
Önümüzdeki aylarda, İsviçre’de Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres’in mesken sahipliğinde KKTC ve GKRY önderlerinin, Anavatanların ve adadaki garantör ülke İngiltere’nin daha düşük seviyede temsil edileceği gayrıresmi bir toplantı yapılması planlandığı aktarıldı.
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın, Lefkoşa ziyareti vesilesiyle KKTC makamlarıyla kelam konusu gayrıresmi toplantı hakkında istişarelerde bulunacağının öngürüldüğü söz edildi.
SON PERİYOTTA YAŞANAN GELİŞMELER
Geçtiğimiz 2024 yılı, Kıbrıs sıkıntısında uzun bir müddetin akabinde tekrar hareketlilik yaşandığı bir yıl oldu.
15 Ekim 2024’te, BM Genel Sekreteri Gutterres mesken sahipliğinde, KKTC Cumhurbaşkanı Tatar ve GKRY lideri Hristodulidis’in katılımıyla gayriresmi bir akşam yemeği gerçekleştirdi.
Söz konusu gayriresmi akşam yemeğinin akabinde BM Sözcülüğü tarafından yayımlanan açıklamada, BM Genel Sekreteri’nin eski Şahsi Temsilcisi Maria Angela Holguin Cuellar’ın çalışmalarına da atıfla,
Ada’daki taraflar ortasında resmi müzakerelerin başlatılması için halihazırda bir ortak yer bulunmadığı resmi olarak kayda geçirildi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 77., 78. ve son olarak 2024 yılında düzenlenen 79. BM Genel Şurasına hitaplarında, memleketler arası topluma bir an evvel KKTC’nin tanınması çağrısında bulundu.
Dışişleri Bakanlığı kaynakları tarafından yapılan açıklamada, “Türkiye, Anavatan ve Garantör devlet sıfatlarıyla Kıbrıs Türk halkının güvenliği, kalkınması ve refahının teminine yönelik uğraşlarını aralıksız
sürdürmektedir.” denildi.
27-29 Nisan 2021 tarihlerinde Cenevre’de düzenlenen gayriresmi 5+BM formatındaki toplantıya işaret edilen açıklamada, “KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar başkanlığındaki Kıbrıs Türk tarafı, iki toplumlu ve iki bölümlü federasyon modelinden takviyesini çektiğini açıklamış ve Kıbrıs sorununun tahliline dair iki devletli tahlil vizyonunu ortaya koymuştur.” tabirleri yer aldı.
Türkiye tarafından iki devletli tahlile tam dayanak verildiği belirtilen açıklamada;
- Yarım asırdır denenen federasyon temelli müzakere süreçlerinin bugüne kadar Ada’ya tahlil getiremediği,
- Ada’da halihazırda esasen iki başka devlet ve iki başka toplum bulunduğu,
- Kıbrıs problemine Ada’nın gerçeklerine uygun, adil, kalıcı ve sürdürülebilir bir tahlil bulabilmenin yolunu açacak resmi müzakerelerin başlatılabilmesi için öncelikle Kıbrıs Türklerinin özden gelen hakları olan hâkim eşitliğin ve eşit milletlerarası statünün milletlerarası toplum tarafından tescil edilmesi gerektiği vurgulandı.