Christopher Nolan yeni filmini Ordu’da mı çekecek? ‘Yason başlı başına bir mitolojik kahraman!’ ‘Üç günde ziyaretçi sayısı arttı, çekimlerden sonrasını hayal bile edemiyorum’
Christopher Nolan, sinema dünyasında çığır açan son sineması ‘Oppenheimer’ ile büyük muvaffakiyet elde etti. Oscar ödüllü bu epik üretim, izleyicilere tarihin en karmaşık ve tartışmalı figürlerinden birinin hayatını sunarak sinema eleştirmenlerinden tam not aldı.
Nolan, bu başarılı proje sonrasında gözünü artık de yeni bir uyarlamaya çevirdi: Homeros’un klasik yapıtı ‘Odysseia’dan yola çıkarak çekmeye hazırlandığı ‘The Odyssey’.
Sinema severlerin merakla beklediği bu yeni sinemanın ayrıntıları da ortaya çıkmaya başladı. The Odyssey, mitolojik kahraman Odysseus’un Truva Savaşı sonrası konutuna dönüş yolundaki maceralarını mevzu alacak. Sinemanın çekimlerine Siciliya’da başlanacak, fakat dikkat çeken bir ayrıntı var: Çekimlerin bir kısmı Türkiye’nin Ordu vilayetindeki Yason Burnu Yarımadası’nda gerçekleştirilebilir!
Bu durum hem mahallî halkı hem de sinema tutkunlarını birkaç gündür epeyce heyecanlandırdı. Yason Burnu’nun tarihi ve mitolojik bağları, Nolan’ın projeye kattığı derinlik ile birleşince, bölgenin memleketler arası bir ilgi odağı haline gelmesi bekleniyor.
Fotoğraflar: AA
HENÜZ RESMÎ OLARAK NETLEŞMİŞ DEĞİL AMA…
Konuyu Ordu’nun Perşembe ilçesinin Belediye Başkanı Cihat Albayrak’a danıştığımda, “Sosyal medyadaki hesapların ve önemli takip edilen sitelerin paylaşımları olayı biraz daha gün yüzüne çıkardı. Zira Yason Yarımadası ‘altın post’ öyküsünün en kıymetli ayaklarından biri” dedi ve ekledi:
“Konu sırf mahallî medyada değil, ulusal medyada da gündeme geldi. Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndaki Tanıtım Genel Müdürümüzle görüştük. Onlar da olayı yakından takip ediyor. Bakanlığımız birkaç görüşme gerçekleştirdi, fakat şimdi kesin konuşmak için erken. Çekimlerin burada yapılma ihtimali var; fakat şimdi tam olarak netleşmiş değil. Biraz beklememiz gerekiyor.”
SON ÜÇ GÜNDE ZİYARETÇİ SAYISI ARTTI
Sosyal medyadaki paylaşımlardan sonra bölgeye gelen yerli turist sayısının arttığına dikkat çeken Cihat Albayrak, “Son üç günde ağır bir ziyaret gerçekleşmeye başladı. Daha mevzu tam manasıyla resmileşmeden bu türlü bir durum kelam hususuysa, resmî açıklama yapıldıktan sonra bölgemizi hayal bile edemiyorum” dedi.
PLANLAR ŞİMDİDEN HAZIR
Yapılacak çalışmaların şimdiden hazır olduğunu belirten Cihat Albayrak, “Ordu Büyükşehir Belediye Lideri Dr. Mehmet Hilmi Güler ile bu mevzu hakkında konuşuyoruz. Bölgenin zati kendi doğal hoşlukları var. Lakin güzergâh üzerinde düzenlemelerimiz olacak. Sonuçta Yason Yarımadası dünyaya tanıtılacak ve en düzgün halde hafızalarda kalmasını istiyoruz” sözlerini kullandı.
Yerel halkın da bu duruma büyük ilgi gösterdiğine dikkat çeken Albayrak, “Vatandaşlarımız bölgemizin bu biçimde gündeme gelmesinden ötürü çok keyifli. Esnafımız da heyecanlandı. Beşerler artık işletmelerini daha yeterli hale getirmek ve yabancı lisanlarla ilgili çalışmalar yapmak istiyor. Ben de kelam verdim; halk eğitim merkeziyle birlikte esnaflarımıza lisan kursları açacağım” dedi.
‘YASON BAŞLI BAŞINA BİR MİTOLOJİK KAHRAMAN’
Peki, Yason’u tarihte bu kadar özel kılan nedir?
Bu soruyu Ordu Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih Kısmında vazife yapan Prof. Dr. Süleyman Uygun’a sordum. Yason Burnu ile ilgili araştırmaları da bulunan Prof. Dr. Uygun, “Yason, başlı başına bir mitolojik kahraman” yanıtını verdi ve şu bilgilerin altını çizdi:
— Tespitlerime nazaran, daima iklim değişikliklerinden, taşkınlardan ve göçlerden ötürü güç durumda kalan adalar ve Tesalya (Yunanistan’da bir bölge) ahalisi, denizcilikte becerikli oldukları için olabildiğince yeni bölgeler keşfetmek ve daha varlıklı kentlere yönelebilmek emeliyle Yason mitini gerçekleştirmişler.
— Karadeniz, daima fırtınaların ve hava anomalilerinin olduğu, doğal koy ve limanlarının pek de fazla olmadığı, tehlikelerle dolu bir iç denizdir. Grekler, bir yandan Akdeniz’e yayılmaya çalışırken, öteki yandan Karadeniz’e açılmak istiyorlar. M.Ö. 300’lü yıllarda, denizcilerin verdiği bilgiler korkutucu. Bu nedenle, seyahati dinî ve mitolojik anlatılarla cazip kılmaya çalışıyorlar.
— Kolkhis ülkesi, Karadeniz’in en doğu ucudur; zati oradan ilerisi yoktur ve ne hikmetse Gürcistan’da bir altın post bulunuyor. İlah Zeus ismine kesilmiş altın koçun postu bu…
‘ALTIN POST’UN MERAK ETTİREN HİKÂYESİ
Altın postun öyküsüne de değinen Prof. Dr. Süleyman Uygun, şöyle devam etti:
— Boitoia Hükümdarı Athamas, bulut tanrıçası Nepehele ile evlenip Helle ve Phrixos isminde iki çocuk sahibi olur. Lakin Athamas, Nepehele’den ayrılarak Kadmos’un kızı İno ile evlenir. İno, çocukları kurban ettirerek kıtlığı sona erdirmek için Delphi Tapınağı’ndaki kâhine rüşvet verir. Kral, başlangıçta itiraz etse de çaresiz kalır.
— Kurban edilmeye götürülen çocuklar, gökten inen altın postlu bir koç tarafından kurtarılır. Koç, çocukların annesi Nepehele tarafından gönderilmiştir. Helle, Çanakkale Boğazı’na geldiklerinde koçun sırtından düşer ve kaybolur. Ağabeyi Phrixos, Kolkhis’e ulaştığında koçu Zeus’a kurban eder ve altın postu Kral İetes’e armağan eder. Yason, amcası Pelias’tan tahtı almak için altın postu almak üzere bir gemi (Argos) yaptırır. Argonotlar, altın postu almak üzere Kolkhis’e hakikat yelken açar ve yol boyunca birçok macera yaşarlar.
‘BÖLGE HAKKIYLA TANITILIR VE TURİZME KAZANDIRILIRSA, KRUVAZİYER GEMİ SEFERLERİNİN EN DEĞERLİ UĞRAK NOKTASI HALİNE GELEBİLİR’
Tüm bu öykülerden çıkarılabilecek sonuca da değinen Prof. Dr. Süleyman Uygun, “Henüz milattan evvel, doğu ile batı ortasında bir iktidar çabası kelam konusuydu. Yason, bu uğraşın kırılma merkezlerinden birisidir. Karadeniz’de gemiciler açıkta seyredemezler; Sinop Burnu ve Yason Burnu, bütün denizciler tarafından bilinir. Bu nedenle, bu iki burna sahip olan güney Karadeniz’i denetim eder. Güç ve iktidar da orada ağırlaşır. Yason efsanesi, daha sonra batı kültürüne derin tesirlerde bulunmuştur. Doğu ve Batı ortasındaki güçler yarışının stratejik bir noktasıdır” dedi.
“Buraya gelen tüm yabancı seyyahlar, Yason ve Argonotların izlediği güzergâhı takip etmiş; birçok notlarını bu tarafta almıştır” diyen Prof. Dr. Uygun, “Mitolojideki değeri, Hristiyanlıkta da artarak devam ediyor; oradaki pagan tapınakları kilise ve manastırlara dönüşmüştür. Özetle, doğu-batı ekseninde kıymetli ve stratejik bir nokta olan bu bölge hakkıyla tanıtılır ve turizme kazandırılabilirse, Karadeniz’e yapılacak kruvaziyer gemi seferlerinin en değerli uğrak noktası haline gelebilir” sözlerini kullandı.
YASON BURNU YARIMADASI’NDA GEZİLECEK YERLER NERELER?
Yason Burnu’nun hem tabiatı hem tarihi kalıntılarıyla ülkemizin görülmeye bedel doğal hoşluklarından biri olduğunu söyleyen gezgin ve seyahat muharriri Nurgül Büyükkalay, “Öyle ki tıpkı noktadan güneşin hem doğuşunu hem batışını izleyebileceğiniz, efsanelere bahis olan en ihtişamlı yerlerden biri Yason Burnu. Bu bölgeye Ordu-Giresun Havalimanı ile Samsun Havalimanı’ndan basitçe ulaşabilirsiniz” dedi.
Büyükkalay, gezilecek yerlerle ilgili şu tekliflerde bulundu:
— Güneşin denizin içinden doğup tekrar denizin içine yanlışsız batmasından ötürü yöre halkı ‘güneşin yüzdüğü yer’ olarak isimlendiriyor burayı. Yarımada üzerinde gezilecek yerlerden biri Yason Kilisesi. Burun üzerindeki kalıntılar geçmişte büyük bir yerleşim yerinin varlığını gösteriyor. Yason Kilisesi, 1869 yılında inşa edilmiş, Rumların göç etmesinden sonra bahtına terk edilmiş fakat muhafaza altına alınıp restore edilerek turizme açılmış. Karadeniz kıyısı boyunca üzerinde kilise bulunan tek yarımada burası.
— Yason Burnu, deniz kenarındaki hoşluklarının yanı sıra tabiatı ile de süper. Doğa yürüyüşleri ve dağcılık için uygun parkurlara sahip. Karadeniz’in eşsiz flora ve faunasını keşfedeceğiniz bir tabiat yürüyüşüne çıkabilirsiniz. Burası fotoğrafçılar için de harika noktalara sahip. Denizin bin bir tonu, doğal ışık, yemyeşil görüntüler, deniz ve martı sesleri eşliğinde göreceğiniz gün doğumu ve gün batımı ile kusursuz kareler yakalayabilirsiniz.
— Yason Burnu’nun 300 metre batısında, yöre sakinlerinin ‘Yalancı Yason’ diye isimlendirdiği bölge ise keşif yapmak ve dalmak için güzel bir nokta. Yarımada etrafında Karadeniz mutfağından lokal lezzetler ve deniz eserlerini tadabileceğiniz küçük restoran ve kafeler de mevcut. Ayrıyeten kurulan pazar ve tezgâhlardan yöresel eserler satın alabilirsiniz.
