Kulak, Burun ve Boğaz Hastalıkları (KBB) Uzmanı Dr. Esin Özlem Atmış “Ülkemizde yaklaşık her 3 şahıstan birinde burun tıkanıklığı izlenmektedir. Alerjik rinite bağlı burun tıkanıklığı yüzde 10-30 ortasındadır. Lakin bu sorunu katiyetle hafife almamalı, kesinlikle KBB uzmanına başvurulmalı ve tedavi olunmalıdır.” dedi.
Çünkü burun tıkanıklığı kısa periyotta ömür kalitesini olumsuz etkilerken, uzun yıllar süren tıkanıklıklar akciğer ve kalp hastalıklarına hatta kalp krizine, uyku bozuklukları ve çocuklarda ortodontik diş bozuklukları üzere önemli hastalıklara neden olabilir.
KBB Uzmanı Dr. Esin Özlem Atmış burun tıkanıklığına yol açan etkenleri ve alınabilecek tedbirleri anlattı, kıymetli ihtarlar ve tekliflerde bulundu. Hayati sonuçlar doğurabiliyor!Sürekli yorgun hissediyor, dikkatinizi toplayamıyor, ağzınız kuruyor, sık sık başınız ağrıyor ya da uyku bozukluğu yaşıyorsanız bu ve gibisi problemlerinizin burun tıkanıklığından da kaynaklanabileceğini bilmenizde yarar var.
Günümüzde çabucak her yaşta karşılaşılan kronik burun tıkanıklığı günlük hayat kalitesini değerli ölçüde olumsuz etkilerken, çocuklarda gelişme geriliği, dikkat dağınıklığı ve hiperaktiviteye de neden olabiliyor.
Hastaların birçoklarının burun tıkanıklığı sıkıntısını önemsemediklerini hatta kanıksadıklarını, meğer tedavi edilmediğinde hayati riske dahi yol açabildiğini belirten Dr. Esin Özlem Atmış “Burun tıkanıklığı nedeniyle teneffüs ağız yoluyla gerçekleştiğinden bu da diş ve diş eti hastalıklarını tetiklemektedir.
Ayrıca akciğer filtrelenmiş hava alamayacağından ötürü astım ve alerjik bronşit üzere akciğer hastalıkları gelişebilir.
Burun nefesinin sağlıklı halde yapılamaması kalp ve akciğerleri de basınç altına soktuğundan yüksek tansiyon riski oluşturmaktadır. Uyku apnesinin nedenleri ortasında da başı çeken burun tıkanıklığı, geceleri uykuda teneffüsün durmasına ve kalp krizine varan önemli tehlikelere yol açmaktadır” dedi. Burun tıkanıklığına yol açan etkenler!
Burun tıkanıklığına yol açabilen etkenleri; üst teneffüs yolu enfeksiyonları, sinüzit, alerjik tepkiler, burun eğriliği (Septum Deviasyonu), burun eti, geniz eti ve hormonal değişiklikler olarak sıralayan Dr. Esin Özlem Atmış, tedavinin, tıkanıklığa yol açan sebep yahut sebeplere nazaran değiştiğini vurguladı.KBB Uzmanı Dr. Atmış, burun tıkanıklığı olan hastanın tedavisi hakkında şunları söyledi:
“Burun tıkanıklığı olan hastanın öncelikle KBB tabibi tarafından muayene edilmesi ve tıkanıklığın nedeninin anlaşılması gerekir. Teneffüs yolu enfeksiyonu, alerjik rinit yahut hormonal durumlarda öncelikle medikal tedaviler tercih edilirken; burun eğriliği, burun etinde büyüme, geniz eti büyümesi ve burun polipleri üzere hastalıklarda cerrahi tedaviler ön plana çıkmaktadır.
Özellikle burun eti büyümesinde cerrahi prosedürler radyofrekans uygulamaları ve lazer ile burun eti küçültülmesi tercih edilebilir. Epeyce kolay uygulanan, inançlı ve aktif yollardandır. Kanser kuşkusu olan bir hastada ise öncelikle çeşitli görüntülemelerin yapılması, takiben biyopsi alınması ve sonrasında çıkan sonuca nazaran tedavinin düzenlenmesi gerekir.”
Tavsiye üzerine burun spreyi kullanmayın
Burun tıkanıklığı olan bir kişinin doktor önermediği sürece, arkadaş etrafı ya da internetten öğrendikleriyle burun spreyi kullanmaması gerektiğini vurgulayan KBB Uzmanı Dr. Atmış, gelişigüzel kullanılan burun spreylerinin uzun vadede burun dokularını bozarak önemli tehlikelere neden olabileceğini söyledi. Dr. Atmış, buna karşın burun tıkanıklığına uygun gelen birtakım kolay lakin tesirli yolları şöyle sıraladı:
“Bulunulan ortamın çok kuru olmaması için nemin sağlanması, açık havada burundan derin nefes almak, deniz suyu yahut okyanus suyu olarak isimlendirilen ve tuzlu su içeren spreylerle burun yıkaması yapılması. Şayet konutta hazırlanacak ise; 1 bardak suya 1 çay kaşığı tuz ve 1 çay kaşığı karbonat eklenip çoka kaçmadan uygulanabilir. Ayrıyeten burun sıvılarının akışkanlığını artırmak için kesinlikle gün içerisinde 2 litre su tüketmek gerekiyor.”