Tüberküloz Tekrarlayabilir Mi?
- Tüberküloz Tekrarlayabilir Mi?
- Tüberküloz: Geçmişte Tedavi Edilenlerde Tekrar Neden Görülüyor?
- Tüberkülozun Geri Dönüşü: Neden Bazı Hastalarda Tekrarlıyor?
- Tüberküloz Tedavisi Sonrası Geri Dönüş Riskleri
- Tüberküloz Neden Yeniden Ortaya Çıkabilir?
- Tüberkülozun Yeniden Oluşumunu Önlemenin Yolları
- Tüberküloz Tedavisi Sonrası Takip: Önemli mi?
- Tüberkülozun Tekrarlama Riski Kimlerde Daha Yüksek?
- Sıkça Sorulan Sorular
- Tüberküloz tekrarını önlemek için neler yapılabilir?
- Tüberküloz tekrarlayabilir mi?
- Tüberküloz tekrarını belirlemek için hangi testler yapılır?
- Tüberküloz tekrar riskini artıran faktörler nelerdir?
- Tüberküloz neden tekrar eder?
Tüberküloz, tıbbi literatürde genellikle "verem" olarak bilinen bulaşıcı bir hastalıktır. Mikrobakteriyel bir enfeksiyon olan tüberküloz, genellikle akciğerleri etkiler, ancak diğer organlara da yayılabilir. Peki, bir kez tedavi edildikten sonra tüberküloz tekrarlayabilir mi? İşte bu sorunun cevabıyla ilgili bazı önemli bilgiler.
Tüberküloz, Mycobacterium tuberculosis adlı bakterinin neden olduğu bir enfeksiyondur. En sık akciğerleri etkiler, ancak lenf düğümleri, böbrekler, beyin ve omurilik gibi diğer organlara da yayılabilir. Genellikle öksürük, balgam, ateş, gece terlemeleri ve kilo kaybı gibi semptomlarla kendini gösterir.
Tedavi Edildikten Sonra Tüberküloz Tekrarlar mı?
Tüberküloz, uygun antibiyotik tedavisi ile genellikle tamamen iyileştirilebilir. Tedavi süreci, hastalığın şiddetine ve enfeksiyonun vücuttaki yayılımına bağlı olarak 6 ila 9 ay sürebilir. Tedaviye uygun bir şekilde cevap verildiğinde, hastaların çoğu tam iyileşme sağlar ve mikroplar vücuttan temizlenir.
Ancak, bazı durumlarda tüberküloz tekrarlayabilir. Özellikle tedavi sürecinde ilaçların düzenli kullanılmaması veya tedavi süresinin yeterli olmaması durumunda bu risk artar. Ayrıca, bağışıklık sistemi zayıflamış olan kişilerde (HIV enfeksiyonu gibi) veya ileri yaşta olanlarda tekrarlama riski daha yüksek olabilir.
Tüberkülozun tekrarlamasını önlemek için en etkili yöntem, tedavi sürecinde doktorun önerdiği şekilde ilaçları düzenli olarak ve tam olarak kullanmaktır. Tedavi süresi boyunca ilaçların kesilmeden kullanılması, mikropların tamamen öldürülmesini sağlar ve tekrarlama riskini azaltır.
Ayrıca, tüberkülozun yayılmasını önlemek için hastaların öksürürken ağızlarını kapaması, iyi havalandırılan alanlarda bulunması ve enfekte olduğunu bilen kişilerin tedavi görmesi önemlidir.
Tüberküloz, uygun tedavi ve önlemlerle kontrol altına alınabilir bir hastalıktır. Ancak, tedavi sürecine uyum sağlamak ve önlemleri almak hastalığın tekrarlama riskini önemli ölçüde azaltabilir. Hastaların doktorlarıyla işbirliği yapması ve önerilen tedavi planına tam olarak uyması, tüberkülozun tekrarlamasını engellemekte kritik öneme sahiptir.
Tüberküloz: Geçmişte Tedavi Edilenlerde Tekrar Neden Görülüyor?
Tüberküloz, insanlık tarihinde önemli bir sağlık sorunu olmuştur ve halen dünya genelinde ciddi bir sağlık tehdidi olarak varlığını sürdürmektedir. Ancak günümüzde, tedavi edilmiş bireylerde tekrar görülme durumu artış göstermektedir. Peki, bu durumun sebepleri nelerdir?
Tüberkülozun tekrar ortaya çıkmasının en yaygın nedenlerinden biri, bağışıklık sisteminin zayıflamasıdır. Tedavi edilen bir hastanın bağışıklık sistemi, tüberküloz mikrobuna karşı tam anlamıyla etkili olmayabilir. Özellikle HIV gibi bağışıklık sistemini baskılayıcı hastalıklar veya immünosupresif tedavi alan kişilerde tekrar enfeksiyon riski artar. Bağışıklık sistemi zayıf olan bireylerde, tüberküloz mikrobu vücutta yeniden aktif hale gelebilir ve hastalık semptomlarının tekrar ortaya çıkmasına neden olabilir.
Bazı durumlarda, tüberküloz mikrobu ilaçlara karşı dirençli hale gelebilir. Bu durum, özellikle tedavi sürecinde ilaçları düzenli kullanamayan veya eksik kullanan hastalarda görülebilir. İlaç direnci, tüberkülozun tedavi edilmesini zorlaştırabilir ve hastanın iyileşme sürecini uzatabilir. Ayrıca, uygun tedavi süreçlerinin sağlanamaması veya tedavinin erken kesilmesi de, hastalığın tekrar ortaya çıkmasına yol açabilir.
Tüberkülozun tekrar ortaya çıkmasında etkili olan bir başka faktör de toplumsal ve ekonomik koşullardır. Düşük sosyo-ekonomik seviyede yaşayan bireylerde, sağlık hizmetlerine erişimde zorluklar yaşanabilir. Bu durum, tüberkülozun erken teşhis edilmesini ve etkili bir şekilde tedavi edilmesini engelleyebilir. Ayrıca, kalabalık yaşam koşulları ve yetersiz beslenme gibi faktörler de hastalığın yayılmasını kolaylaştırabilir.
Tüberkülozun tekrar ortaya çıkmasını önlemek için etkili önleme stratejileri büyük önem taşır. Bu stratejiler arasında erken teşhis, düzenli tedavi süreçleri, sağlıklı yaşam koşullarının sağlanması ve bağışıklık sistemini güçlendirecek destekleyici önlemler bulunmaktadır. Ayrıca, toplumda tüberküloz hakkında farkındalık oluşturmak ve bilinçlendirme çalışmaları yapmak da hastalığın yayılmasını önlemede kritik rol oynar.
Tüberküloz, hala küresel sağlık sorunları arasında yer almakta ve etkili tedavi ve önleme stratejileri gerektirmektedir. İlerleyen araştırmalar ve toplumsal çaba ile bu hastalığın yayılımı kontrol altına alınabilir ve tekrar görülme oranları azaltılabilir.
Tüberkülozun Geri Dönüşü: Neden Bazı Hastalarda Tekrarlıyor?
Tüberküloz, tarih boyunca insan sağlığını tehdit eden ve hala önemini koruyan bir hastalıktır. Günümüzde bile, dünya genelinde milyonlarca insan bu enfeksiyonla mücadele etmektedir. Ancak son yıllarda endişe verici bir durum ortaya çıkmaktadır: tüberküloz vakalarının bazı hastalarda nüks etmesi.
Tüberküloz, Mycobacterium tuberculosis adlı bakterinin neden olduğu bulaşıcı bir hastalıktır. Bu bakteri, vücuda girdiğinde genellikle akciğerleri etkiler, ancak diğer organlara da yayılabilir. İlaç tedavisiyle kontrol altına alınabilen bu hastalık, uygun olmayan tedavi süreçleri veya ilaç direnci gibi faktörler nedeniyle tekrarlayabilir.
Tüberküloz tedavisinde kullanılan ilaçlar, zamanla bakterilerin direnç geliştirmesine yol açabilir. Bu durum, hastaların tam tedavi sürelerini tamamlamaması veya düzenli ilaç kullanımını aksatmasıyla daha da kötüleşebilir. İlaç direnci gelişen bakteriler, tekrarlayan enfeksiyonlara ve tedavi süreçlerinin uzamasına sebep olabilir.
Bağışıklık sistemi, vücudun enfeksiyonlarla savaşmasında kritik bir rol oynar. Ancak bazı durumlarda, bağışıklık sistemi zayıflayabilir veya tüberküloz bakterilerine karşı etkisiz kalabilir. Bu durumda, hastalık tekrarlayabilir ve tedavi süreci daha karmaşık hale gelebilir.
Tüberkülozun tekrarlamasında sosyal faktörler de önemli bir rol oynar. Özellikle yoğun nüfuslu bölgelerde, hastalığın kolayca yayılması ve enfeksiyon riskinin artması mümkündür. Ayrıca sağlık hizmetlerine erişimdeki eşitsizlikler ve bilinçsiz tedavi uygulamaları da tüberkülozun tekrar etme olasılığını artırabilir.
Tüberküloz, etkili tedavi edilebilen ancak uygun önlemler alınmadığında tekrarlayabilen bir hastalıktır. İlaç direnci, bağışıklık sistemi zayıflığı ve sosyal faktörler gibi birçok etken, hastaların bu enfeksiyonla mücadelesini karmaşık hale getirebilir. Bu nedenle, tüberkülozun kontrol altında tutulması ve tekrarlamasının önlenmesi için sağlık politikaları ve bireysel tedavi uyumunun önemi büyüktür.
Tüberküloz Tedavisi Sonrası Geri Dönüş Riskleri
Tüberküloz tedavisi geçirmiş olanlar için sağlık yolculuğu bitmiş değildir. Tedavi süreci sonrasında, hastaların bazı risklerle karşılaşabileceği unutulmamalıdır. Bu makalede, tüberküloz tedavisi sonrası geri dönüş risklerini detaylı bir şekilde ele alacağız.
Tüberküloz tedavisi tamamlandığında, birçok hasta rahatsızlıktan tamamen kurtulmuş gibi hissedebilir. Ancak, vücutta bulunan tüberküloz bakterileri tamamen yok edilmedikleri için, bazı durumlarda hastalığın geri dönebileceği unutulmamalıdır. Bu geri dönüş riski, özellikle tedavi sürecinde ilaçlara düzenli olarak uyulmamışsa veya tedavi tam olarak bitirilmemişse daha da artabilir.
Tüberküloz tedavisi sürecinde kullanılan ilaçlar genellikle uzun vadeli kullanımda bazı yan etkilere yol açabilir. Bu ilaçlar, hastanın bağışıklık sistemini zayıflatabilir ve böylece vücudu diğer enfeksiyonlara karşı savunmasız hale getirebilir. Özellikle HIV gibi bağışıklık sistemi zayıflatıcı durumları olan bireylerde, tüberkülozun geri dönme riski daha yüksektir.
Tüberküloz bakterileri, zamanla ilaçlara karşı direnç geliştirebilirler. Bu durum, tedavi sürecinde kullanılan ilaçların etkisiz hale gelmesine neden olabilir. İlaç direnci gelişen tüberküloz vakalarında, hastaların daha uzun ve karmaşık tedavi süreçleriyle karşılaşmaları muhtemeldir. Bu durum, tedavi sürecini daha da zorlaştırabilir ve geri dönüş riskini artırabilir.
Tüberküloz, yeniden enfeksiyon riski taşıyan bir hastalıktır. Özellikle yüksek risk altında olan kişiler (örneğin, tüberkülozla enfekte olan kişilerle yakın teması olanlar) tekrar maruz kalmaları durumunda hastalığı tekrar edebilirler. Bu nedenle, tüberküloz tedavisi sonrası hastaların bu tür risk faktörlerine dikkat etmeleri ve önlemler almaları önemlidir.
Tüberküloz tedavisi sonrası geri dönüş riskleri, hastaların tedavi sürecinin bitmesiyle tamamen sona ermez. İmmün sistem zayıflığı, ilaç direnci gelişimi ve yeniden maruz kalma gibi faktörler, hastalığın tekrar ortaya çıkma riskini artırabilir. Bu nedenle, tedavi sonrası düzenli sağlık takibi ve önlemler almak, hastaların sağlıklarını korumak için hayati önem taşır.
Tüberküloz Neden Yeniden Ortaya Çıkabilir?
Tüberküloz, tarihsel olarak insan sağlığını tehdit eden bir hastalık olmuştur. Ancak modern tıbbın gelişmesiyle birlikte kontrol altına alınmış gibi görünse de, son yıllarda yeniden ortaya çıkma riski artmaktadır. Peki, bu neden olabilir?
Tüberküloz tedavisinde kullanılan ilaçların etkinliği, hastalığın yayılmasını kontrol altında tutmak için kritik önem taşır. Ancak, antibiyotiklere karşı dirençli tüberküloz vakalarının artmasıyla birlikte tedavi seçenekleri daralmaktadır. İlaç direnci, hastaların uzun süreli tedavi süreçlerine ihtiyaç duymasına ve bu süreçlerin tamamlanmasının güçleşmesine yol açarak yeniden ortaya çıkma riskini artırır.
Yoğun Göç Hareketleri ve Yetersiz Sağlık Altyapısı
Göç hareketleri, tüberkülozun yeniden ortaya çıkma riskini artıran bir diğer faktördür. Özellikle yoğun göç alan bölgelerde sağlık altyapısının yetersiz olması ve sağlık hizmetlerine erişimin kısıtlı olması, hastalığın kontrol altına alınmasını zorlaştırabilir. Bu durum, hastalığın yayılmasını kolaylaştırarak yeni salgınların ortaya çıkmasına neden olabilir.
Bağışıklık Sisteminin Zayıflaması ve Risk Grupları
Bağışıklık sistemini zayıflatan faktörler, bireylerin tüberküloz hastalığına karşı dirençsiz hale gelmelerine yol açabilir. HIV gibi bağışıklık sistemini baskılayan hastalıklar veya bağışıklık sistemini zayıflatan ilaçlar kullanan kişiler, tüberküloz için yüksek risk grupları olarak kabul edilirler. Bu durum, hastalığın yeniden ortaya çıkma olasılığını artırır.
Sosyo-ekonomik faktörler, sağlık hizmetlerine erişimde ve hastalık kontrolünde önemli bir rol oynar. Düşük gelir düzeyine sahip bölgelerde veya sosyal destekten yoksun gruplarda, tüberkülozun kontrolü daha zordur. Ayrıca, sağlık bilincinin düşük olması ve hastalığın belirtileri konusunda yeterince bilgi sahibi olmamak da hastalığın yayılmasını kolaylaştırabilir.
Tüberküloz, global sağlık açısından hala önemli bir tehdittir ve yeniden ortaya çıkma riski, çeşitli faktörlerin etkisiyle artabilir. İlaç direnci, göç hareketleri, bağışıklık sisteminin zayıflaması ve sosyo-ekonomik faktörler, bu riskin artmasında önemli rol oynayan unsurlardır. Dolayısıyla, tüberkülozun etkin bir şekilde kontrol altına alınması için küresel çapta koordineli çabalar gerekmektedir.
Tüberkülozun Yeniden Oluşumunu Önlemenin Yolları
Tüberküloz, tarihsel olarak insan sağlığını tehdit eden önemli bir hastalıktır. Ancak modern tıbbın ilerlemesi ve bilinçli sağlık politikaları sayesinde kontrol altına alınabilir bir hastalık olmuştur. Ancak, bir kere tedavi edilmiş olsa bile tüberkülozun tekrar ortaya çıkması mümkündür. Bu durumu önlemek için bazı temel stratejiler mevcuttur.
Tüberküloz tedavisinde en önemli adım, tam ve düzenli ilaç tedavisidir. Tedaviye başlandığında, ilaçların belirlenen süre boyunca düzenli olarak alınması büyük önem taşır. İlaçların düzenli kullanımı, tüberküloz bakterilerinin tamamen yok olmasını sağlar ve tedavi sürecini başarıyla tamamlar. Tedaviyi erken bırakmak veya eksik almak, bakterilerin direnç geliştirmesine ve hastalığın yeniden ortaya çıkmasına yol açabilir.
Bağışıklık sistemi, vücudun enfeksiyonlarla mücadele etmesinde kritik bir rol oynar. Sağlıklı bir yaşam tarzı benimseyerek, dengeli beslenme, düzenli egzersiz ve yeterli uyku gibi faktörlerle bağışıklık sisteminizi güçlendirebilirsiniz. Bu, tüberküloz gibi enfeksiyonlara karşı vücudunuzu korumanıza yardımcı olabilir.
Tüberküloz belirtileri genellikle hafife alınabilir veya diğer hastalıklarla karıştırılabilir. Bu nedenle, olası semptomları dikkatlice gözlemlemek ve en küçük bir şüphe durumunda sağlık kuruluşuna başvurmak önemlidir. Erken tanı konulduğunda ve tedaviye hemen başlandığında, hastalığın ilerlemesi ve yeniden oluşumu önlenmiş olur.
Tüberküloz riskini artıran bazı faktörler vardır. Örneğin, HIV gibi bağışıklık sistemini zayıflatan hastalıklar, kötü beslenme, kötü yaşam koşulları, sigara içme gibi alışkanlıklar ve yetersiz sağlık hizmetleri tüberkülozun yeniden oluşum riskini artırabilir. Bu risk faktörlerinden kaçınmak veya azaltmak, hastalığın tekrar etme olasılığını düşürebilir.
Tüberkülozun yayılmasını ve tekrar oluşumunu önlemek için toplumsal bilinçlendirme ve eğitim önemlidir. Halkın tüberküloz hakkında doğru bilgilendirilmesi, hastalığın belirtileri konusunda farkındalığın artırılması ve tedavi süreçlerinin önemi hakkında bilinçlendirme çalışmaları yapılması gereklidir.
Tüberkülozun yeniden oluşumunu önlemek, düzenli ilaç tedavisi, sağlıklı yaşam tarzı benimseme, erken tanı ve risk faktörlerinden kaçınma gibi çeşitli stratejilerle mümkündür. Bu önlemler, hem bireylerin sağlığını korumak hem de toplumda tüberkülozun kontrol altında tutulmasını sağlamak için hayati öneme sahiptir.
Tüberküloz Tedavisi Sonrası Takip: Önemli mi?
Tüberküloz, dünya genelinde hala önemli bir sağlık sorunudur ve etkilenen bireyler için ciddi bir tedavi süreci gerektirir. Ancak tedavi süreci tamamlandıktan sonra, takip aşaması genellikle göz ardı edilen bir konudur. Peki, tüberküloz tedavisi sonrası takip gerçekten önemli mi?
Tüberküloz tedavisinin sonunda takip edilmesi, hastalığın tekrarlamasını önlemek için kritik öneme sahiptir. İyi niyetli olabilirsiniz ama tüberküloz tedavisi, hastalığın tam olarak sona erdiğini garantilemez. Bazı durumlarda, bakteriler vücutta sessizce kalabilir ve tekrar aktif hale gelebilirler. Bu nedenle düzenli sağlık kontrolü ve uzman tavsiyeleri, hastalığın geri dönüşünü erken teşhis etmek ve yeni bir tedaviye başlamak için hayati önem taşır.
Tüberküloz tedavisi sonrası takip süreci genellikle enfeksiyon hastalıkları uzmanları veya göğüs hastalıkları uzmanları tarafından yönetilir. Bu süreçte, hastalar düzenli aralıklarla (genellikle ilk bir yıl boyunca) muayene edilir ve gerekirse röntgen veya diğer görüntüleme testleri yapılır. Ayrıca, semptomların izlenmesi ve olası yan etkilerin değerlendirilmesi de önemlidir.
Erken teşhis, tüberkülozun tekrarlamasını veya yayılmasını önlemenin anahtarıdır. Tedavi edilmeyen veya geç teşhis edilen tüberküloz vakaları, hastanın sağlığını ciddi şekilde etkileyebilir ve hatta ölümcül olabilir. Bu nedenle düzenli takip ve erken teşhis, hastaların sağlığını korumak için kritik öneme sahiptir.
Tüberküloz tedavisi sonrası takip süreci, hastaların sağlığını korumak ve hastalığın geri dönüşünü önlemek için vazgeçilmezdir. Bu sürecin ihmal edilmemesi ve düzenli olarak uzman sağlık profesyonelleri tarafından yönetilmesi, tüberkülozun kontrol altına alınması açısından son derece önemlidir.
Tüberkülozun Tekrarlama Riski Kimlerde Daha Yüksek?
Tüberküloz, tarihi insanlıkla birlikte uzun süredir süregelen bir hastalık olup, özellikle bağışıklık sistemini zayıflatan durumlar altında tekrarlayabilen bir enfeksiyondur. Bu durum, hastaların tedavi sürecindeki başarısını ve hastalığın nüksetme olasılığını belirleyebilir. Ancak, tekrarlama riski kimlerde daha yüksek? Bu sorunun cevabı, bir dizi faktörün bir araya gelmesiyle ortaya çıkar.
Tüberkülozun tekrarlamasıyla ilgili en önemli faktörlerden biri, bağışıklık sisteminin gücüdür. HIV gibi bağışıklık sistemini ciddi şekilde etkileyen hastalıklar veya bağışıklık sistemini baskılayan ilaçlar kullanan kişiler, tüberkülozun tekrarlaması riski altındadır. Bağışıklık sistemi zayıflamış olanlar, hastalığı kontrol altında tutmakta daha zorlanabilirler.
Tüberküloz tedavisinde düzenli ilaç kullanımı son derece önemlidir. Tedavi sürecinde ilaçları düzenli almayan veya tedaviyi yarıda bırakan kişiler, enfeksiyonun tekrar etme riskini artırırlar. Bu durum, mikroorganizmaların direnç geliştirmesi ve enfeksiyonun aktif hale gelmesine yol açabilir.
Sigara içmek, tüberkülozun tekrarlaması riskini artıran bir diğer faktördür. Sigara dumanı, akciğerleri zayıflatan ve enfeksiyonların kontrolünü zorlaştıran bir etkiye sahiptir. Dolayısıyla, sigara içenlerde tüberkülozun tekrarlama olasılığı daha yüksektir.
Kronik Hastalıklar ve Beslenme Durumu: Etkileyen Faktörler
Kronik hastalıklar (örneğin diyabet), yetersiz beslenme veya kötü beslenme alışkanlıkları da tüberkülozun tekrarlaması riskini artırabilir. Bu durumlar vücudun genel sağlık durumunu etkileyerek enfeksiyonların kontrolünü zorlaştırabilir.
Ayrıca, genetik faktörlerin ve coğrafi bölgenin tüberküloz tekrarlaması üzerinde etkileri olabilir. Belirli genetik yatkınlıklar veya tüberkülozun yaygın olduğu bölgelerde yaşayanlar, enfeksiyonun tekrarlaması riski altında olabilirler.
Tüberkülozun tekrarlama riski, bağışıklık sistemi zayıflığı, düzensiz ilaç kullanımı, sigara kullanımı, kronik hastalıklar, beslenme durumu, genetik faktörler ve coğrafi etmenler gibi birçok faktörün karmaşık etkileşimi sonucunda belirlenir. Bu faktörlerin bilincinde olarak, hastaların tedavi süreçlerini ve sağlık alışkanlıklarını yönetmeleri önemlidir.
Sıkça Sorulan Sorular
Tüberküloz tekrarını önlemek için neler yapılabilir?
Tüberküloz tekrarını önlemek için düzenli ilaç tedavisini tamamlayın, sağlıklı bir yaşam tarzı benimseyin, hijyen kurallarına dikkat edin ve aşılarınızı zamanında yaptırın.
Tüberküloz tekrarlayabilir mi?
Tüberküloz tekrarlayabilir mi? Evet, tüberküloz (verem), tedavi edildikten sonra bile tekrarlayabilir. Mikrop vücutta uyuyabilir ve zayıf düşen bağışıklık sistemiyle tekrar aktifleşebilir. Tedavi süresince tam dozda ilaç almak ve doktorunuzun yönlendirmelerine uymak tekrarlamanın önlenmesinde önemlidir.
Tüberküloz tekrarını belirlemek için hangi testler yapılır?
Tüberküloz tekrarını belirlemek için genellikle göğüs röntgeni ve balgam kültürü testleri yapılır. Göğüs röntgeni, akciğerlerde olası enfeksiyon bölgelerini gösterirken, balgam kültürü ise tüberküloz mikrobunun varlığını doğrulamak için yapılır. Bu testler genellikle teşhis sürecinin önemli bir parçasıdır.
Tüberküloz tekrar riskini artıran faktörler nelerdir?
Tüberküloz tekrar riskini artıran faktörler arasında en önemlileri sigara içme, bağışıklık sistemi zayıflığı, kötü beslenme ve HIV enfeksiyonu gibi durumlar bulunmaktadır.
Tüberküloz neden tekrar eder?
Tüberküloz neden tekrar eder? Tüberküloz tekrar etmesinin başlıca nedenleri, tedavinin yetersiz veya düzensiz uygulanması, dirençli mikropların oluşması, zayıf bağışıklık sistemi ve sağlık koşullarının kötüleşmesidir.