Trump’ın 6 Ocak Kongre baskınına karışanlara yönelik toplu af kararnamesi tartışılıyor

ABD Başkanı Donald Trump’ın imzasıyla, 6 Ocak Kongre baskını nedeniyle yargılanmış yaklaşık 1600 kişinin hapishanelerden hür bırakılması tartışılıyor.

Alaska eyaletinin Cumhuriyetçi Senatörü Lisa Murkowski, toplumsal medya hesabından yaptığı paylaşımda, Trump’ın 6 Ocak Kongre baskınına karışanları affetmesini, “hayal kırıklığına uğradığını” belirterek eleştirdi.

Murkowski, Kongre’de vazife yapan polislere işaret ederek “Capitol Polis memurları Kongre’nin omurgasıdır, her gün demokrasi salonlarını korur ve hizmet ederler. Üniformalı bu yürekli erkek ve bayanlara saldıran şiddet suçlularına verilen genel afları şiddetle kınıyorum.” tabirini kullandı.

Illinois’in Demokrat Senatörü Dick Durbin de MSNBC’ye verdiği mülakatta Trump’ın af kararnamesini “utanç verici” olarak niteleyerek Kongre baskınına katılanlar için “Üniformalı erkek ve bayanlara, Capitol Polisine, DC polisine ve başkalarına karşı uyguladıkları şiddet, bir rezaletti.” dedi.

Delaware’in Demokrat Senatörü Chris Coons da MSNBC’ye yaptığı açıklamada, kelam konusu af kararnamesinin “Başkan Trump’ın birinci gününde yaptığı en kaygı verici şeylerden biri” olduğunu söyledi.

Coons, “Bence bu mevzuda en kıymetli şey, polis memurlarına saldıran yüzlerce şiddet suçlusunun, yalnızca polis memurlarına ataklarının 6 Ocak isyanının bir modülü olarak gerçekleşmesi nedeniyle affedilmiş olması ve Lider Trump’ın da bunu sorun etmediğini düşünmesi.” diye konuştu.

“KAYITLAR DEĞİŞTİRİLEMEZ VE GERÇEĞİ TEMSİL EDER”

Baskınla ilgili davalara bakan ülkedeki 20 federal yargıçtan biri olan ve Trump’ın kararnamesi nedeniyle sanık Dominic Box’a karşı devam eden bir davayı düşürme yazısında ABD Bölge Yargıcı Colleen Kollar-Kotelly, toplu afların “ülkenin başşehrinde yaşanan olayların gerçeğini değiştirmeyeceğini” kaydetti.

Yargıç Kollar-Kotelly, Kongre saldırısına ait ispatların isyan görüntüleri, duruşma tutanakları, heyet kararları ve yargı görüşleri ile “tarafsız bir bakış açısıyla” korunduğunu belirterek “6 Ocak olayları, suçlananlar yahut müttefikleri tarafından nasıl tanımlanırsa tanımlansın bu kayıtlar değiştirilemez ve gerçeği temsil eder.” sözünü kullandı.

POLİSLER DE ELEŞTİRDİ

Trump’a seçim kampanyaları sırasında takviye veren polis sendikaları da 6 Ocak Kongre baskınına katılanların affedilmesini eleştirdi.

Uluslararası Polis Şefleri Birliği (IACP) ve Polis Kardeşliği (FOP) sendikaları, yayımladıkları ortak açıklamada, polislere saldırmaktan karar giymiş bireylere yönelik af ve ceza indirimleri konusunda “cesaretlerinin derinden kırıldığını” belirtti.

Açıklamada, “Bu kabahatlerden karar giymiş olanların özgür bırakılmasına müsaade vermek, hesap verebilirliği azaltır ve kolluk kuvvetleri ile ailelerinin yaptığı fedakarlıkları değersizleştirir. Cürümlerin, bilhassa de önemli cürümlerin failleri tam olarak hesap vermediğinde, kolluk kuvvetlerine saldırmanın sonuçlarının ağır olmadığı tarafında tehlikeli bir ileti gönderiliyor ve potansiyel olarak diğerleri da emsal şiddet aksiyonları yapmaya cesaretlendiriyor.” değerlendirmesinde bulunuldu.

377 binden fazla polisin üye olduğu ABD’nin en büyük polis sendikası FOP, 2016 ve 2020 dahil son 2024 başkanlık seçimlerinde Trump’a tam dayanak vermişti.

TRUMP’IN 6 OCAK KONGRE BASKININA KARIŞANLAR HAKKINDAKİ TOPLU AFFI

ABD Başkanı Donald Trump’ın, görevdeki birinci gününde imzaladığı af kararnamesiyle, 6 Ocak 2021’deki Kongre baskını olaylarına karışmış yaklaşık 1600 kişi için af ilan etmişti.

Trump’ın af kararnamesiyle, Kongre baskını nedeniyle yargılanmış yaklaşık 1600 kişinin hapishanelerden salınmasına başlanırken çok sağcı küme Proud Boys’un eski lideri Enrique Tarrio ve Oath Keepers grubunun lideri Stewart Rhodes de birinci gün özgür bırakılmıştı.

Baskındaki rolleri nedeniyle “isyanı organize etmek” ve “komplo kurmak” suçlamalarıyla yargılanmaları sonucunda Rhodes, Mayıs 2023’te 18 yıl, Tarrio da Eylül 2023’te 22 yıl mahpus cezasına çarptırılmıştı.

Rhodes ve Tarrio, Kongre baskını davalarında yargılanan yaklaşık 1600 kişi içinde en uzun mahpus cezası alanlar olarak kayıtlara geçmişti.